Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Rize'de düzenlenen 'Spor Dostu Kampüs' sertifika töreninde önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Bak, üniversitelerin sporla hareketlenmesinin kendilerini gururlandırdığını belirterek, sporun gençlerin dinamizmini yakalamak açısından kritik olduğunu söyledi. Türkiye'nin spor tesisleri konusunda devrim niteliğinde yatırımlar yaptığını ifade eden Bak, üniversitelerin de bu gelişime eşlik etmesi gerektiğini vurguladı. Bakanlık olarak üniversitelerle yakın diyalog içinde olduklarını ve öğrenci topluluklarına destek verdiklerini de sözlerine ekledi. Bak'ın bu çağrısı, üniversitelerde sporun yaygınlaşması adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Alihan TELATAR/RİZE-BHA Bakan Bak, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Spor Dostu Kampüs" sertifika takdim töreninde yaptığı konuşmada, üniversitelerin hareketlenmesi ve enerji dolu olmasının kendilerini gururlandırdığını söyledi. Sporun iyileştirici ve birleştirici gücünün çok önemli olduğunu ifade eden Bak, "Ders verdiğiniz öğrencilerle halı saha maçı yapmak, basketbol oynamak onlarla çeşitli aktivitelere katılmak hakikaten çok kıymetli. Üniversitenin bu enerjisi, gençliğimizin bu dinamizmini yakalamak açısından çok önemli." diye konuştu. Bak, Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde devrim niteliğinde yatırımları olduğuna işaret ederek, "Türkiye çapında yaptığımız stadyumlar, kapalı spor salonları, yüzme havuzları ve bunun paralelindeki pistlerle beraber inanılmaz bir tesis devrimi var. Bu tesislerin çerçevesinde de Türkiye'de spor lisans sayısı artışı, uluslararası organizasyonlardaki katılımlar ve başarılar bunlar çok çok kıymetli." ifadelerini kullandı. "Türkiye bu yönüyle inanılmaz bir sıçrama içerisinde" Federasyonların uluslararası organizasyonları başarıyla gerçekleştirdiğini aktaran Bak, şunları kaydetti: "2032 Avrupa Futbol Şampiyonasını İtalya ile beraber biz organize edeceğiz. Şampiyonlar Ligi finali organize ettik. Yine önümüzdeki yıl UEFA Ligi finali İstanbul'da olacak. 2027 Konferans Ligi finali Türkiye'de olacak. Pek çok uluslararası organizasyonunda yapımı Türkiye'de gerçekleşecek. Türkiye bu yönüyle inanılmaz bir sıçrama içerisinde. Üniversitelerimizin de buna eşlik etmesini istiyoruz. Biz de Gençlik ve Spor bakanlığı olarak üniversitelerin içerisindeyiz. Üniversitede genç ofisimiz var. Onlara neler yaptığımız anlatıyoruz, onlarla çok iyi diyalog içerisindeyiz. Bu noktada rektörlerimiz bize alan açıyorlar. Çok güzel bir süreç var. Bu süreç içerisinde de inanılmaz bir sinerji oluştu. Gençlerimizle o diyaloğumuz giderek artıyor. " Osman Aşkın Bak, Üniversite Öğrenci Toplulukları İş Birliği ve Destek Programı (ÜNİDES) çerçevesinde üniversitedeki öğrencilerin kurdukları gruplara destek verdiklerine değinerek, "Bu süreç gerçekten çok başarılı gidiyor. Bu süreçte bize yapılan 5 bin başvurunun 3 bin 400 tanesine destek verdik. Bunlara yaklaşık 300 milyon liraya yakın destek verdik. Gençler kulüpleri ile geliyorlar yapacakları işleri anlatıyorlar ve inanılmaz bir sinerji oluştu. Onlarla yaptığımız toplantılarda, katıldığımız üniversite etkinliklerinde bunları görüyoruz." dedi. "12 milyona yakın gencimize yüzme öğrettik" Sporun yaşamın bir parçası olduğuna işaret eden Bakan Bak, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Üniversite okurken hem de üniversitede akademisyenlik yaparken, siyaset süreci içerisinde sporla iç içe bulunduk. Milli Eğitim Bakanlığımız ile yaptığımız proje çerçevesinde yetenek taramasından tutunda 'yüzme bilmeyen kalmasın' kampanyası kadar ciddi yatırımlarımız var. Bu zamana kadar 12 milyona yakın gencimize yüzme öğrettik. İnanılmaz bir tempo, inanılmaz bir yaklaşım, inanılmaz bir enerji var. " Üniversitelerin spor içerisinde yaptıkları aktiviteler ile çok daha aktif olmasını istediklerini dile getiren Bak, "Rekabet istiyoruz. Bu rekabeti, bu heyecanı istiyoruz kampüslerde. Gençlerimizin buna katılmasını istiyoruz. Yine üniversitelere desteklerimiz artarak devam ediyor. Biz üniversitedeki gençlerimizin yöneticilerimizi idarecilerimizin spor içerisinde olmasını istiyoruz. Spor bir yaşam tarzı. Sporu içinize kadar hissetmemiz lazım. Bu gençlerin sporu içine kadar hissetmelerini sağlamamız lazım." değerlendirmesinde bulundu. Bak, bakanlık olarak Spor Toto'nun desteğiyle üniversitelerdeki eksikleri gidermeye çalıştıklarını belirterek, şöyle devam etti: "Gençlerimizin bu işleri yapması bizim için çok kıymetli. Spor dostu üniversite kampüsü çok çok önemli. Gençlerimizin bu dinamiğini yakalamamız gerekiyor. Biz gençlerimizle beraberiz. Yurt hizmetleri ile barınma hizmetleriyle yaklaşık 862 yurdumuzda 992 bin yatak kapasitesi ile beraber gençlerimize barınma hizmeti sağlıyoruz. Gençlerimize sabah kahvaltısı ve akşam yemeği ücretsiz veriyoruz. Onlarla beraberiz, burs veriyoruz. Yaklaşık 600 bin öğrencimize burs, 800 bine yakın öğrencimize kredi veriyoruz. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde gençlerimize çok büyük yatırımlar yapılıyor. " Üniversitelerde bilim, sanat ve sporda üstün başarılar istediklerini dile getiren Osman Aşkın Bak, "Burada rektörlerimize ve hocalarımıza görev düşüyor. Herkes bu noktada daha aktif bir şekilde çalışmalı. Üniversitelerdeki bu aktivitenin artması lazım. Şimdi bizi bir tehlike bekliyor. Obezite gerçeğini unutmamamız lazım. O yüzden bütün toplumu hareket ettirmemiz lazım. Bunun en önemli yerlerinden bir tanesi de üniversitedeki hocalarımız, akademisyenlerin çizdiği vizyon çerçevesinde spor kulüplerimizle beraber bu aktifliği arttırmamız lazım. Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak bu projenin arkasındayız, destekçisiyiz." diye konuştu. Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ise 19 Mayıs Üniversitesi'nde Spor Dostu Kampüs Projesi'ni başlattıklarını hatırlattı. Özvar, Spor Dostu Kampüs unvanını almaya hak kazanan üniversiteleri kamuoyuna ilan etmenin mutluluğunu yaşadıklarını ifade ederek, "Sporun eğitsel değeri sadece fiziksel güçlenme ile sınırlı değildir. Spor karar alma, disiplin, takım çalışması, zaman yönetimi, liderlik ve krizle başa çıkma gibi hayati becerilerin de kazanıldığı bir eğitim sahasıdır. Bu nedenle üniversitelerimizin spor altyapılarını geliştirmeleri, gençlerimizin hayata hazırlık süreçlerini güçlendirmektedir." ifadelerini kullandı. Sporun eğitsel unsur olarak tüm yükseköğretim sisteminde daha görünür hale gelmesini hedeflediklerini vurgulayan Özvar, şöyle devam etti: "Küresel düzeyde hızla yayılan dijitalleşme, hareketsizlik, ekran bağımlılığı ve sosyal yalnızlık gibi yeni nesil tehditler, genç nüfusun fiziksel ve zihinsel sağlığını doğrudan etkilemektedir. Yapılan araştırmalar üniversite öğrencilerinin yüzde 83'ünün sedanter yani hareketsiz yaşam tarzı benimsediğini ortaya koymaktadır. Bu veriler yükseköğretim kurumlarının gençlerin yaşam alışkanlıklarını olumlu yönde geliştirme sorumluluğunu açıkça ortaya koyması bakımından fevkalade önemlidir." 48 kampüse "Spor Dostu Kampüs" unvanı Özvar, 98 kampüsün Spor Dostu Kampüs unvanını alabilmesi için başvuru yapıldığına işaret ederek, "Ön değerlendirmeyi geçen 66 üniversitenin toplam 77 kampüsü Spor Bilimleri ile Beslenme ve Diyetetik bölümlerinde görev yapan 57 akademisyenden oluşan bağımsız bir panel tarafından detaylı bir şekilde incelenmiş ve puanlanmış. Yapılan değerlendirme sonucunda, belirlenen kriterleri başarıyla karşılayan 47 üniversitemizin toplam 48 kampüsü Spor Dostu Kampüs unvanını almaya hak kazanmıştır." diye konuştu. Özvar, Spor Dostu Kampüs unvanının yalnızca bir ödül olmadığına dikkati çekerek, "Sistemli bir kalite güvence sürecinin ve sürdürülebilir bir spor kültürünün ürünüdür. Sürdürülebilirliği sağlamak adına, değerlendirmeler üç yıl geçerli olacak ve üniversiteler bu süre zarfında her yıl gelişim raporu sunmakla yükümlü olacaklardır. Temennimiz odur ki üniversitelerimizde atılan bu adımlar sadece kampüs sınırları içinde kalmasın. Spor Dostu Kampüs Projesi toplumun tüm kesimlerinde yaygınlaşacak bir spor kültürünün başlangıç noktası olsun." değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Osman Aşkın Bak, üniversitelerin sporun merkezi olması gerektiğini vurgulayarak, gençlerin sporla iç içe olmasının önemini dile getirdi. 'Spor Dostu Kampüs' projesi kapsamında üniversitelere destek verdiklerini ve bu sayede gençlerin sporla daha fazla ilgilenmesini hedeflediklerini belirtti. Ayrıca, Türkiye'nin spor tesisleri alanında yaptığı yatırımlara dikkat çekerek, uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapma başarısının arttığını söyledi. Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ise sporun eğitsel değerine vurgu yaparak, üniversitelerin spor altyapılarını geliştirmesinin önemine değindi ve 48 kampüsün 'Spor Dostu Kampüs' unvanı almaya hak kazandığını açıkladı.