Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara'da düzenlenen İdari Yargı Değerlendirme Toplantısı'nda önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Tunç, hukuk devleti ilkesinin güçlendirilmesi adına idari yargının kritik rolüne dikkat çekti. Yeni yargı paketinin detaylarını paylaşan Tunç, süreçlerdeki etkinliğin artırılmasının hedeflendiğini vurguladı. Ayrıca, yargı hizmetlerinde dijitalleşme ve yapay zeka kullanımının da önünü açacak adımlar atılacağını belirtti. Bakan Tunç'un açıklamaları, yargı sisteminde önemli bir dönüşümün habercisi olarak değerlendiriliyor.

ANKARA-BHA Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara Hakimevi’nde düzenlenen İdari Yargı Değerlendirme Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, yeni yargı paketine dair önemli bilgiler paylaştı. Tunç, 40 maddelik ceza adaleti paketinin çalışmalarının sürdüğünü belirtirken, hukuk ve idari yargı süreçlerinin etkinliğini artıracak yasa taslağının da kısa vadede Meclis’e sunulacağını ifade etti. İdari yargının hukuk devletinin yaşayan vicdanı olduğunu belirten Tunç, bu yargı kolunun bireylerin idarenin işlem ve eylemlerine karşı haklarını koruduğunu vurguladı. “İdari yargı, devletin kendine ayna tuttuğu, otoritesini adaletle ölçtüğü yüce bir kürsüdür,” diyen Bakan, idari yargının “adil devlet” anlayışının inşasına ciddi katkı sunduğunu dile getirdi. İdari yargının yürütmeye karşı bir fren değil, yol gösterici bir pusula olduğunu belirten Tunç, “Türkiye Yüzyılını adaletin de yüzyılı yapmak idealine ulaşmak için fedakarca çalışacağız,” dedi. Bakan Tunç ayrıca dijital dönüşüm projeleriyle birlikte yapay zekâ teknolojisinin yargı hizmetlerinde kullanılacağını açıkladı. Bu sayede adalet hizmetlerinin zamanında, etkin ve kaliteli biçimde sunulması hedefleniyor. İdari yargının, bu teknolojik dönüşümden en çok yararlanacak alan olacağı da aktarıldı. İstinaf sürecinde hedef süreler belirleneceğini ve yeni uygulamaların hayata geçirileceğini ifade eden Tunç, hukuk eğitimi konusunda da yenilikçi yaklaşımların benimseneceğini kaydetti. Adalet Bakanı, son dönemde yargı sistemine yönelik eleştirilerin haksız olduğunu belirterek, “13 milyondan fazla kararın verildiği bir sistemi, birkaç karar veya soruşturma üzerinden töhmet altında bırakmak, 25 bin hakim ve savcının emeğine saygısızlıktır,” ifadelerini kullandı. Amerika merkezli bir kuruluşun hazırladığı hukuk güvenliği endeksine de tepki gösteren Tunç, “Bu tür endekslerin objektifliği yoktur ve ülkemizi karalamaya yöneliktir,” dedi. Geçmişteki yargı uygulamalarına da değinen Tunç, 27 Mayıs, 12 Eylül ve 28 Şubat dönemlerinde hukuk dışı kararlar alan yargı mensuplarının bugün tarihte kaldığını ifade ederek, “Artık 15 Temmuz’daki gibi milli iradenin, demokrasinin ve hukuk devletinin yanında duran bir yargı sistemimiz var,” diye konuştu. Tunç, yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı ilkesini güçlendirmeye yönelik çalışmaların kararlılıkla sürdürüleceğini vurguladı.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, idari yargının önemine vurgu yaparak, bu yargı kolunun bireylerin haklarını koruduğunu belirtti. Bakan Tunç, yeni yargı paketiyle idari ve hukuk yargı süreçlerindeki etkinliğin artırılacağını ve istinaf süreçlerinde hedef süreler belirleneceğini açıkladı. Ayrıca, yargıda dijital dönüşüm ve yapay zeka kullanımının da adalet hizmetlerini daha etkin hale getireceğini ifade etti. Geçmişteki yargı uygulamalarına değinen Tunç, günümüzde yargının milli irade, demokrasi ve hukuk devletinin yanında durduğunu vurguladı ve yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı ilkesinin güçlendirilmesi için çalışmaların sürdürüleceğini belirtti. Bakan Tunç, bazı uluslararası endekslerin Türkiye'yi karalama amacı taşıdığını da sözlerine ekledi.