Türkiye'nin havacılık devleri, İstanbul'un iki yakasında yükselen havalimanları, 2025 yılında beklenmedik bir başarıya imza attı. Avrupa'nın kıskançlıkla takip ettiği bu büyüme, İstanbul Havalimanı ve Sabiha Gökçen Havalimanı'nın toplamda 132 milyon yolcuya ev sahipliği yapmasıyla taçlandı. Bu tarihi rekor, sadece sayısal bir başarıdan öte, Türkiye'nin global havacılık sahnesindeki gücünü ve dinamizmini gözler önüne seriyor. Geleceğin havacılık trendlerini belirleyen bu iki merkez, sunduğu yeniliklerle yolcularına eşsiz bir deneyim yaşatıyor. Peki, bu devasa başarının ardındaki stratejiler nelerdi ve 2026 yılı hedefleri ne kadar iddialı?

İSTANBUL-BHA

Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürlüğü ve havalimanı işletmecilerinden derlenen verilere göre, İstanbul’un iki ana havalimanı 2025’i rekorlarla kapattı. İstanbul Havalimanı’ndan 84 milyon, Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan ise 48 milyon yolcu seyahat etti.

İstanbul Havalimanı’nda yolcu sayısı 84 milyona ulaştı

2024 yılında 80,4 milyon yolcuya hizmet veren İstanbul Havalimanı, 2025 yıl sonu itibarıyla yolcu sayısını 84 milyona çıkardı. İstanbul Havalimanı İşletmecisi İGA’dan alınan bilgilere göre, yıl boyunca toplam 547 bin uçuş gerçekleştirildi. 330’un üzerinde destinasyona uçuş imkânı sunan havalimanında yolcuların yüzde 48’ini uzun menzilli transfer yolcuları, yüzde 52’sini ise varış ve kalkış yolcuları oluşturdu.

2025 yılı, İstanbul Havalimanı açısından günlük bazda da tarihi rekorların kırıldığı bir yıl oldu. 18 Temmuz’da 1.707 uçuşla en yüksek günlük uçuş sayısına ulaşılırken, 2 Ağustos’ta 282 bin 835 yolcu ile günlük yolcu rekoru kaydedildi.

Avrupa’da bir ilk: Üçlü bağımsız pist operasyonu

İstanbul Havalimanı, 17 Nisan’da üçlü bağımsız pist operasyonunu devreye alarak bu sistemi hayata geçiren Avrupa’daki ilk havalimanı oldu. Ayrıca havalimanından operasyon yapan tarifeli yolcu hava yolu şirketi sayısı 116’ya çıkarak tarihi zirveye ulaştı. 2026 yılı için yıllık yolcu hedefi ise 90 milyon olarak belirlendi.

Sabiha Gökçen Havalimanı da rekor tazeledi

Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, 2025 yılında 270 bini aşkın uçuşa ve 48 milyonun üzerinde yolcuya ev sahipliği yaptı. Savunma Sanayii Başkanlığı iştiraki HEAŞ tarafından paylaşılan verilere göre, yolcuların yüzde 56’sı dış hatları, yüzde 44’ü ise iç hatları kullandı. Dış hatlarda en fazla tercih edilen ülke Almanya olurken, en çok ziyaret edilen dış hat destinasyonu KKTC’deki Ercan Havalimanı oldu. İç hatlarda ise Antalya Havalimanı en yoğun hat olarak öne çıktı.

Havalimanında 7 Eylül’de 856 uçak trafiği ve 160 bin 163 yolcu ile günlük bazda uçuş ve yolcu rekoru kırıldı.

Ek terminal ve yeni pistle kapasite artışı

Sabiha Gökçen Havalimanı, 2024’e kıyasla iç hat yolcu sayısını yüzde 6, dış hat yolcu sayısını ise yüzde 24’ün üzerinde artırdı. “Terminal 1 Renovasyon Projesi” kapsamında yenilenen eski terminal binası ek terminal olarak hizmete alındı. Proje ile yıllık 5,5 milyon ilave yolcu kapasitesinin kazandırılması hedefleniyor.

Ayrıca geniş gövdeli uçaklara uygun olarak inşa edilen 3 bin 540 metre uzunluğundaki ikinci piste bağlı taksi yolları, kargo ve uçak apronları, kontrol kulesi ve üstyapı yatırımlarıyla havalimanının hava trafik kapasitesi önemli ölçüde artırıldı.

2025 yılı, İstanbul'un iki stratejik havalimanı için tarihi bir dönüm noktası oldu. Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) verilerine göre, İstanbul Havalimanı 84 milyon, Sabiha Gökçen Havalimanı ise 48 milyon yolcuya ulaşarak toplamda 132 milyonluk rekor bir yolcu trafiği kaydetti. İstanbul Havalimanı, özellikle üçlü bağımsız pist operasyonunu devreye alarak Avrupa'da bir ilke imza atarken, günlük yolcu ve uçuş rekorlarını da tazeledi. Sabiha Gökçen ise dış hatlarda Almanya ve KKTC Ercan'ı öne çıkarırken, Terminal 1 Renovasyon Projesi ve yeni ikinci pist yatırımlarıyla kapasitesini önemli ölçüde artırdı. Her iki havalimanının da 2026 yılı için iddialı hedefler belirlemesi, Türkiye'nin havacılık sektöründeki yükselişini sürdüreceğinin güçlü bir işareti olarak kabul ediliyor. Bu başarılar, ülkenin küresel bir aktarma merkezi olma vizyonunu pekiştiriyor ve bölgesel havacılığa liderlik etme potansiyelini gözler önüne seriyor.