Gıda Perakendecileri Derneği'nin düzenlediği kongrede Migros Grubu İcra Başkanı Özgür Tort, dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Artan nüfus ve gıda arzındaki yetersizliklere dikkat çeken Tort, yerel üretime yönelmenin ve bu alanda verimliliği artırmanın uzun vadede fayda sağlayacağını belirtti. Migros'un yerli mercimek projesi ve gelecekteki hedefleriyle ilgili detayları paylaşan Tort, tüm Migros markalı ürünlerin sadece yerli ürünlerden oluşacağını duyurdu. Ayrıca, ürün izlenebilirliğinin önemine değinerek, her üreticinin ürünlerini GS1'e tanımlatması gerektiğini vurguladı. Migros'un gıda israfını azaltma çalışmaları ve alım garantili tarım modeli de Tort'un konuşmasında öne çıkan başlıklar arasında yer aldı.

Gıda Perakendecileri Derneği (GPD), gıda ekosisteminin tüm paydaşlarını bir araya getirdiği 11. Ortak Gelişim Kongresi, bu yıl “Her Ürün Bir Güven Eseri” temasıyla gerçekleştirildi.

Kongrenin “Ortak Akıl, Ortak Gelecek: Liderlerin Yol Haritası” oturumunda konuşan Migros Grubu İcra Başkanı Özgür Tort, gıda arzında sürdürülebilirlik için yerel üretime destek verilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Özgür Tort, “Dünyada artan nüfus karşısında gıda arzı yetersiz hale geliyor. Tüm perakendecilerle taze gıda ve temel ihtiyaç ürünlerinde sahada satın almayı ve yerele yönelmeyi geliştirmemiz gerekiyor. Kelebek etkisi ile yerli üretim hamlesi yaratma gücüne sahibiz. İlk etapta karlı olmayabilir hatta çok daha meşakkatli olacaktır. Ancak bu irade meselesi. Arz güvenliğimiz için yerele yönelip verimliliğe odaklanarak uzun vadede fayda sağlarız. Bizim yerli mercimek projemiz bunun en güzel örneği. Ülkemiz mercimeğin ata toprağı. Yerli mercimek için Kayserili üreticiler, Kamu kurumları ve Kayseri Şeker ile iş birliği yaptık. Şeker pancarından bir yıl boşa düşen tarlaya yerli mercimek ektik. Mercimek araziye faydalı mineraller bıraktı ve tarlanın verimi de arttı. Yerelleşme çalışmalarımıza barbunya, patates ile devam ediyoruz. Bu konuda hedefimizi de koyduk, gelecek yıl tüm Migros markalı ürünler sadece yerli ürün olacak dedik. İnanıyorum ki Türkiye’nin rekabet gücüne güç katmak ancak yerel üretimde kararlılıkla mümkün olur” dedi.

“Her üretici ürünü GS1’e tanımlatmalı”

Ürünü güvence altına almak için izlenebilirliğin önemine dikkat çeken Tort; “Bugün geldiğimiz teknoloji noktasında her ürünü izlenebilir kılmak mümkün. GS1 ile ürün datasına ulaşabiliyoruz. Her üretici ürünü GS1’e tanımlatmalı. Müşteri bu sisteme tanıtılan ürünleri ilk adımdan itibaren takip edebilir hale geliyor. MİGET’de ürettiğimiz Uzman Kasap et ürünlerimiz de bu teknoloji ile QR kod sayesinde menşei, kesim yeri gibi tüm adımları gösteriyor” dedi. Gıda israfı ile ilgili de konuşan Tort, “Bu konunun tarla, market ve ev olmak üzere üç bacağı söz konusu. Market tarafında bunun önüne geçmek amacıyla biz 2018’de yola çıktık. 2030’a kadar israfı %50 azaltma hedefi koyduk. Ortaya koyduğumuz kararlılıkla 2024’te %33 gibi yüksek bir oranda azalttık. Burada makineleşme ve siparişleri doğru yönetmek işin başında geliyor. Sonrasında belli olgunluğa gelen ürünleri indirime almak ve uygun ürünlerin bağışa gitmesi... Peki tarlada kalan ürün ne olacak? Oradaki çözüm de bizim uzun yıllardır yaptığımız gibi alım garantili tarım modeliyle ilerlemek. Son olarak ev tüketimindeki imhayı azaltmak için meyve sebzede porsiyon bazlı değişiklikler yapıyoruz. Gurmepack markamızla tek öğünlük sağlıklı hazır yemekler ile atık gıda oluşumunun önüne geçiyoruz” dedi.

Migros Grubu İcra Başkanı Özgür Tort, Gıda Perakendecileri Derneği kongresinde yerli üretimin önemini vurgulayarak sürdürülebilir gıda arzı için kritik bir adımın altını çizdi. Artan nüfus ve gıda arzındaki yetersizliklere karşı yerel üretime destek verilmesinin gerekliliğini savunan Tort, Migros'un yerli mercimek projesi gibi örneklerle bu alandaki kararlılığını gösterdi. Gelecek yıl tüm Migros markalı ürünlerin yerli olacağı hedefiyle Türkiye'nin rekabet gücüne katkı sağlamayı amaçladıklarını belirtti. Ayrıca, ürün izlenebilirliği ve gıda israfıyla mücadele konularında da önemli açıklamalarda bulundu. Tort, teknoloji ile her ürünün izlenebilir kılınabileceğini ve GS1 sisteminin bu konudaki rolünü vurgularken, gıda israfını azaltma hedeflerine ulaşmak için çeşitli stratejiler uyguladıklarını ifade etti. Alım garantili tarım modeli ve porsiyon bazlı ürün değişiklikleri de bu stratejilerin bir parçası olarak öne çıktı.