Türkiye, terörle mücadelede kritik bir dönemece girdi. PKK'nın Türkiye topraklarından tamamen çekildiği haberi, uzun süredir beklenen bir gelişme olarak yankı uyandırdı. Süleymaniye'de gerçekleştirilen sembolik silah bırakma töreni, bu tarihi sürecin ilk adımı oldu. MİT koordinasyonunda yürütülen çalışmalar ve DEM Parti'nin de içinde bulunduğu heyetin katılımıyla gerçekleşen tören, umutları yeşertti. Peki, bu çekilme Türkiye için ne anlama geliyor? Terörsüz bir geleceğe doğru atılan bu cesur adım, bölgede kalıcı barışı sağlayabilecek mi?

ANKARA- BHA

Sürecin en somut adımı 11 Temmuz’da Irak Kürt Bölgesel Yönetimi sınırlarında yer alan Süleymaniye kentinde atıldı. Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) koordinesinde yürütülen ve yakından takip edilen törende, Diyarbakır’dan giden 150 kişilik bir heyet de hazır bulundu. Heyette DEM Parti üyeleri ile çeşitli sivil toplum kuruluşu temsilcileri yer aldı.

Aynı gün saat 11.22’de terör örgütü PKK’nın ilk grubu silahlarını bırakarak yakma işlemini gerçekleştirdi. Silah bırakanlar arasında örgütün üst düzey yöneticilerinden Bese Hozat’ın da bulunduğu bildirildi.

Törende, aralarında PKK’nın yönetici kadrosundan isimlerin de olduğu örgüt üyeleri, teslim ettikleri silahları yakarak sürece resmen dahil oldu.

Bugün itibarıyla Terörsüz Türkiye sürecinde yeni bir aşama kaydedildi. Terör örgütü PKK’nın Türkiye’den tamamen çekildiği açıklandı.

PKK'nın Türkiye'den çekilme kararı, terörle mücadelede yeni bir sayfa açıyor. Süleymaniye'deki törende silahların yakılması, örgütün bu kararlılığının bir göstergesi olarak kabul ediliyor. Ancak bu sürecin başarıya ulaşması için tüm paydaşların sorumluluk alması ve samimi adımlar atması gerekiyor. Türkiye'nin terörden arınması ve bölgede huzurun sağlanması için bu tarihi fırsatın en iyi şekilde değerlendirilmesi büyük önem taşıyor.