Endonezya'da Kovid-19 salgını gölgesinde unutulan kızamık aşısı, şimdi ölümcül bir salgına dönüştü. Doğu Cava'daki Sumenep bölgesinde yaşanan can kayıpları, durumun vahametini gözler önüne seriyor. Sağlık Bakanlığı, aşılama programlarındaki aksamaları telafi etmek için seferberlik ilan etti. Peki, bu salgın sadece Endonezya'yı mı tehdit ediyor? Aşılama karşıtlığı, küresel bir sağlık krizi mi yaratıyor? İşte Endonezya'daki kızamık salgınının perde arkası ve alınması gereken dersler...
ANKARA-BHA
Jakarta Globe’un haberine göre, ülkedeki kızamık vakaları hızla artarken, Doğu Cava eyaletindeki Sumenep bölgesinde çoğunluğu çocuk olmak üzere 17 kişi hayatını kaybetti.
Endonezya Sağlık Bakanı Budi Gunadi Sadikin, vakalardaki artışın Kovid-19 salgını sırasında aksayan aşılama programlarından kaynaklandığını belirterek, “Kızamık, aşılama yoluyla önlenebilir, bu nedenle aşılama stratejimizi daha etkili hale getireceğiz” dedi.
Salgını kontrol altına almak amacıyla Sumenep bölgesinde geniş çaplı bir aşı kampanyası başlatıldı. Kampanya kapsamında Sağlık Bakanlığı ve üniversitelerin desteğiyle 9 bin 825 doz kızamık aşısı ile A vitamini takviyeleri dağıtıldı. 14 Eylül’e kadar devam edecek çalışmada, bölgedeki çocukların yüzde 95’inin aşılanması hedefleniyor.
Endonezya'da artan kızamık vakaları, özellikle Doğu Cava eyaletindeki Sumenep bölgesinde büyük bir krize yol açtı. 17 kişinin hayatını kaybettiği salgının temel nedeni, Kovid-19 pandemisi sırasında aksayan aşılama programları olarak belirtiliyor. Sağlık Bakanlığı, durumu kontrol altına almak amacıyla geniş çaplı bir aşılama kampanyası başlattı. 14 Eylül'e kadar sürecek kampanyada, bölgedeki çocukların %95'inin aşılanması hedefleniyor. Bu olay, aşılama programlarının sürekliliğinin ve toplum sağlığı için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.
