11 Haziran 2025 Çarşamba
DOLAR 39.22 ₺
EURO 44.88 ₺
STERLIN 53.04 ₺
G.ALTIN 4,196.79 ₺
BTC 109,439.39 $
ETH 2,780.87 $
BİST 9,659.31

    Kısırlık Alarmı: Her 6 Çiftten 1'i Çocuk Sahibi Olamıyor!

    Yaşam 15
    Yayınlama: 10 Haziran 2025 Salı 10:44 Kaynak: Kapsül Haber Ajansı

    Türkiye'de her 6 evli çiftten biri, düzenli ilişkiye rağmen kısırlık sorunu yaşıyor! Uzmanlar, obezite ve sigaranın büyük etken olduğunu belirtiyor.

    Kısırlık Alarmı: Her 6 Çiftten 1'i Çocuk Sahibi Olamıyor!

    Ülkemizde aile kurmak ve çocuk sahibi olmak, evli çiftler için önemli bir beklenti. Ancak, günümüzde artan kısırlık vakaları birçok aileyi derinden etkiliyor. Peki, kısırlığın nedenleri neler? Erkeklerdeki kısırlık sorunları nasıl teşhis ve tedavi ediliyor? Uzmanlar, yaşam tarzı değişikliklerinin ve modern tedavi yöntemlerinin umut vadeden sonuçlar sağladığını vurguluyor. Bu önemli sağlık sorununa dair tüm detaylar haberimizde!

    Akrabalık bağlarının güçlü olduğu toplumlardan biri olan ülkemizde evli çiftlerin genellikle çocuk sahibi olması bekleniyor. Ancak her 6 çiftten 1’i düzenli ve korunmasız bir yıldan fazla cinsel ilişki yaşamasına rağmen bebek sahibi olamıyor.

    İnfertilite yani kısırlık sebebi her iki cinsiyette de eşit oranlarda görülüyor. Obezite, sigara, çevresel toksinler, sağlıksız beslenme ve düzensiz yaşam koşulları her iki cinsiyette de infertiliteye sebep olabiliyor. Bunların dışında erkeklerde üreme sağlığı ile ilgili bazı problemler infertilite riskini artırabiliyor. Kısırlığın nedenleri belirlendikten sonra kişiye özel uygulanan tedavi yöntemleriyle birçok erkeğin baba olma hayali gerçek olabiliyor. Memorial Şişli Hastanesi Üroloji ve Androloji Bölümü’nden Prof. Dr. Tümay İpekçi, erkeklerdeki kısırlığın nedenleri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

    İnfertilite %50’si erkek ile ilgili olabiliyor

    Üreme, tüm canlılar için yaşamın temel yapı taşlarından biridir. Erkeklerde üreme yeteneğinin temelini oluşturan sperm üretimi ve olgunlaşması, oldukça hassas ve karmaşık fizyolojik süreçlerle gerçekleşir. Bu süreç; testislerde başlayarak hem lokal mekanizmaların hem de beyinle testisler arasında işleyen nöroendokrin sistemin kontrolü altında sürmektedir. Fertilite, bir çiftin doğal yollarla gebelik elde edebilme kapasitesini ifade etmektedir. Bu potansiyelin olumsuz etkilenmesine ise “infertilite” yani kısırlık denilmektedir. Dünya genelinde yaygın kabul gören tanıma göre, infertilite; bir çiftin düzenli ve korunmasız cinsel ilişkisine rağmen 12 ay veya daha uzun süre boyunca gebelik elde edememesi durumudur. Erkek kaynaklı infertilite, tüm infertilite vakalarının yarısını oluşturur.

    Obezite ve sigara kısırlık nedeni

    Çocuk sahibi olma hayaliyle yola çıkan evli çiftlerin korunmasız ilişkilerine rağmen uzun süre çocuk sahibi olamaması çiftler üzerinde toplumsal baskılara neden olmaktadır. Yapılan araştırmalara göre infertilitenin sebebi bazen anne adayı bazen de baba adayı olmaktadır. Aşırı kilo, sigara-alkol, düzensiz beslenme, hareketsiz yaşam çevresel kimyasal ve fiziksel nedenler her iki cinsiyetin de ürümesindeki olumsuzlukta etkili olabilmektedir. Ancak erkeklerdeki diğer sağlık problemleri de infertilite riskini önemli ölçüde artırmaktadır. Erkeklerdeki infertilite riskini artıran sebeplerin başında şunlar gelir;

    1. Testis dışı hormonal veya sistemik problemler (pre-testiküler nedenler)

    2. Testislerin kendisinden kaynaklanan hastalıklar (primer testiküler bozukluklar)

    3. Spermin taşınmasında meydana gelen sorunlar (post-testiküler bozukluklar)

    4. Nedeni henüz belirlenememiş olgular (açıklanamayan infertilite)

    İnfertilite sebepleri kolayca belirlenebiliyor

    İnfertilite şüphesi olan erkeklerde tanıya ulaşmak için öncelikle üreme öyküsü alınmalı ve semen analizi yapılmalıdır. Bununla birlikte testis boyutları ve kıvamı gibi fiziksel bulguların değerlendirilmesi, tanı açısından kritik öneme sahiptir. Gerektiğinde daha ileri tetkiklere başvurulabilir. Sperm DNA hasarı analizi, genetik testler, antisperm antikor tayini, hormonal profiller, radyolojik görüntülemeler ve sperm fonksiyon testleri bu kapsamda değerlendirilebilir. Hormonal bozukluklar da erkek infertilitesinin önemli nedenleri arasında yer alır. Hipofiz bezi hastalıkları, tiroid fonksiyon bozuklukları, prolaktin yüksekliği, testosteron eksikliği gibi birçok endokrin problem doğurganlığı olumsuz etkileyebilir. Hipogonadizm (testosteron eksikliği) , hem biyokimyasal hem de klinik belirtilerle seyreden bir diğer önemli durumdur. Bu hastalarda testosteron replasman tedavisi (TRT), hormon seviyelerini normal sınırlara çekmeyi ve semptomları hafifletmeyi hedefler. Ayrıca erkek genital sisteminde enfeksiyon varlığı kesin bir şekilde doğal yolla gebeliği engelliyor olmasa da, semptom veren enfeksiyonların tedavisi önerilir.

    Yaşam değişiklikleri bebek sahibi olma şansını artırıyor

    Bazı mesleki faktörler ve çevresel toksinler de testis fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir. Diğer yandan, boşalma bozuklukları (örneğin anejakülasyon ya da retrograd ejakülasyon) da tedavi edilmesi gereken önemli durumlardır.

    Cerrahi tedavi gerektiren erkek infertilitesi vakaları da iki temel gruba ayrılır:

    1. Altta yatan cerrahi sebebin tedavi edilebildiği patolojiler: Varikosel için subinguinal mikrocerrahi varikoselektomi, sperm kanal tıkanıklıkları için vazovazostomi, epididimovazostomi ya da ejakülatuvar kanal cerrahileri uygulanabilir.

    2. Altta yatan sebebin cerrahisinin mümkün olmadığı durumlar: Özellikle non-obstrüktif azoospermi (menide hiç sperm bulunmaması) vakalarında mikro-TESE (mikrocerrahi testiküler sperm ekstraksiyonu) gibi ileri girişimler gerekebilir.

    Sperm elde etmek amacıyla uygulanan yöntemler arasında PESA, MESA, TESA, TESE ve mikro-TESE gibi teknikler, infertilite tedavisinde önemli yer tutar. Sonuç olarak, erkek infertilitesine neden olan çok sayıda faktör vardır ve tedavi şekli, sorunun kaynağına göre değişiklik gösterir. Ancak hangi tedavi yöntemi seçilirse seçilsin, yaşam tarzı değişiklikleri tedavi başarısını artırabilir. Dengeli beslenme, düzenli egzersiz, tütün ve alkol kullanımının bırakılması, stresin azaltılması gibi unsurlar doğurganlık üzerinde olumlu etkiler sağlar. Özellikle sigara kullanımı sperm kalitesini ciddi şekilde düşürürken, ideal kiloda kalmak ve aktif bir yaşam tarzı benimsemek hem fiziksel hem de ruhsal sağlığı destekler. Tedavi sürecine olumlu bir ruh haliyle yaklaşmak da başarı şansını artıran önemli faktörlerdendir.

    Kısırlık, günümüzde birçok çiftin karşılaştığı yaygın bir sorun olup, erkek ve kadınlarda eşit oranda görülebilmektedir. Obezite, sigara, sağlıksız beslenme gibi faktörler kısırlığa yol açabilirken, erkeklerde sperm üretimindeki sorunlar da önemli bir rol oynar. Tanı yöntemleri sayesinde kısırlığın nedenleri belirlenerek kişiye özel tedavi yöntemleri uygulanabilir. Yaşam tarzı değişiklikleri, cerrahi müdahaleler ve modern üreme teknikleri ile birçok erkeğin baba olma hayali gerçeğe dönüşebilir. Unutmayın, erken teşhis ve doğru tedavi ile kısırlık sorununa çözüm bulmak mümkündür.

    BENZER HABER
    İlk Yorumu Sen Yaz
    code