Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü sahte e-imza soruşturması, sürücü belgesi sınavlarındaki usulsüzlükleri ve mesleki eğitim sertifikalarındaki sahtecilikleri gün yüzüne çıkardı. Örgüt lideri Ziya Kadiroğlu'nun elebaşı olduğu 123 kişi hakkında iddianame düzenlenerek dava açıldı. Soruşturma derinleştikçe, şüphelilerin fiziki olarak belge oluşturduğu ve bu belgelerle işletme açtığı tespit edildi. Kadiroğlu'nun örgüt üyelerine talimatlar verdiği, gizli toplantılar düzenlediği ve kod isimler kullandığı da ortaya çıkarıldı. Bu önemli gelişme, elektronik imza güvenliği konusundaki endişeleri artırırken, devletin ilgili kurumları harekete geçirdi.
ANKARA-BHA
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, yasa dışı yollarla üretilen e-imzalarla birçok kişinin sürücü belgesi sınavlarında değişiklik yapıldığı ve mesleki eğitim sertifikaları oluşturulduğu tespiti üzerine başlattığı soruşturmanın üçüncü dalgasını tamamladı. Örgütün elebaşı olduğu öne sürülen Ziya Kadiroğlu’nun da aralarında bulunduğu 123 kişi hakkında iddianame düzenlendi. Şüpheliler, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “resmi belgede sahtecilik”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme” ve “bilişim sistemine hukuka aykırı müdahale” gibi suçlamalarla yargılanacak.
Soruşturma kapsamında, ilk kez fiziki olarak şüphelilerin belge oluşturduğu ve bu belgelerle işletme açıldığı belirlendi. Kadiroğlu’nun, örgüt üyelerine talimat verdiği, toplantılar düzenlediği ve kod isimler kullandığı da tespit edildi. İddianame, birleştirme talebiyle Ankara 23. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.
Sahte e-imza soruşturmaları 7 Ocak’ta, kamu kurumlarındaki yöneticilerin e-imzalarının kopyalanması ve sistemlere yetkisiz erişim sağlanması üzerine başlatılmıştı. Önceki soruşturmalar sonucunda 199 sanık hakkında dava açıldı. Şüpheliler arasında Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı ve Yükseköğretim Kurulu (YÖK) personeli de yer alıyordu.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 134 sanık hakkında “Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Hizmetleri Hakkında Kanuna Muhalefet”, “resmi belgede sahtecilik” ve “bilişim sistemine girme” suçlarından 6 yıldan 45 yıla kadar hapis cezası talep etmişti. Ayrıca Devlet Denetleme Kurulu (DDK), Cumhurbaşkanı talimatıyla inceleme başlatarak elektronik imza süreci ve ilgili kamu kurumlarının bilgi sistemlerinin güvenliğini araştırıyor.
Sahte e-imza soruşturmasının üçüncü dalgası tamamlandı ve 123 şüpheli hakim karşısına çıkarıldı. Şüphelilere yöneltilen suçlamalar arasında suç örgütü kurma, resmi belgede sahtecilik, kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme ve bilişim sistemlerine hukuka aykırı müdahale gibi ciddi iddialar bulunuyor. Soruşturma, daha önce başlatılan ve kamu kurumlarındaki yöneticilerin e-imzalarının kopyalanmasıyla başlayan süreçlerin devamı niteliğinde. Devlet Denetleme Kurulu (DDK) da Cumhurbaşkanı'nın talimatıyla elektronik imza süreçlerini ve ilgili kamu kurumlarının bilgi sistemlerinin güvenliğini inceliyor. Bu dava, elektronik imza sistemlerinin güvenilirliği ve vatandaşların kişisel verilerinin korunması açısından büyük önem taşıyor.