Türkiye genelinde eş zamanlı olarak düzenlenen göçmen kaçakçılığı operasyonu, ülke genelinde büyük yankı uyandırdı. İçişleri Bakanlığı'nın koordinasyonunda gerçekleştirilen operasyonda, 132'si yabancı uyruklu olmak üzere toplam 169 göçmen kaçakçısı gözaltına alındı. Operasyon kapsamında yapılan denetimlerde yüz binlerce kişinin kimlik kontrolü yapılırken, çok sayıda düzensiz göçmen tespit edildi. Bakanlık yetkilileri, Türkiye'nin göç yönetimi konusunda dünyaya örnek bir model sunduğunu vurguladı. Bu büyük operasyon, düzensiz göçle mücadelede devletin kararlılığını bir kez daha gözler önüne serdi.
ANKARA-BHA
Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, dün ülke genelinde yapılan uygulamalarda 132’si yabancı uyruklu olmak üzere toplam 169 göçmen kaçakçısının yakalandığını bildirdi. Denetimlerde ayrıca 430 bin 454 kişinin kimlik kontrolü yapıldı ve 783 düzensiz göçmen tespit edildi.
Bakan Yerlikaya, uygulamalarda 27 bin 347 personel ve 8 bin 690 ekibin görev aldığını belirterek, 5 bin 761 nokta, 6 bin 897 umuma açık yer, 3 bin 892 metruk bina ve 457 terminalin denetlendiğini aktardı.
Yakalanan düzensiz göçmenlerin ülkelerine geri gönderilmesi için işlemlerin başlatıldığını kaydeden Yerlikaya, şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye, göç yönetiminde insan hak ve hürriyetlerine saygılı, hukuk ve medeniyet değerlerine bağlı, kamu düzeni ve güvenliğinden asla taviz vermeden tüm dünyaya örnek bir model sunmaktadır. Emeği geçenleri tebrik ediyorum.”
81 ilde eş zamanlı gerçekleştirilen operasyon, göçmen kaçakçılığıyla mücadelede önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Operasyon sonucunda 169 göçmen kaçakçısının yakalanması ve çok sayıda düzensiz göçmenin tespit edilmesi, güvenlik güçlerinin bu konudaki titiz çalışmalarının bir göstergesi. İçişleri Bakanlığı, yakalanan düzensiz göçmenlerin ülkelerine geri gönderilmesi için gerekli işlemlerin başlatıldığını duyurdu. Türkiye, göç yönetiminde insan haklarına saygılı, hukuk devletine bağlı ve kamu düzenini ön planda tutan bir yaklaşımla hareket ediyor. Bu operasyon, Türkiye'nin göçle mücadeledeki kararlılığının ve başarısının bir kanıtı olarak öne çıkıyor.