Türkiye, FETÖ ile mücadelesinde kararlılığını bir kez daha gösterdi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında, terör örgütünün Dışişleri Bakanlığı içindeki yapılanmasına yönelik geniş çaplı bir operasyon başlatıldı. Şüphelilerin örgütle bağlantıları, ByLock kullanımları ve ankesörlü hatlardan ardışık aramalarla deşifre edildi. Operasyon, FETÖ'nün devlet kurumlarına sızma girişimlerine karşı önemli bir darbe vurmayı hedefliyor. Peki, operasyonun detayları neler? Gözaltına alınan isimler kimler? İşte tüm detaylar...
ANKARA-BHA
FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün devlet kurumlarına sızma faaliyetlerine yönelik yürütülen soruşturmalar kapsamında, Dışişleri Bakanlığı yapılanmasına yönelik yeni bir adım atıldı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu'nca yürütülen soruşturmada, örgütle irtibatı tespit edilen 25 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi.
Soruşturmada, şüphelilerin FETÖ'nün gizli iletişim aracı ByLock'u kullandıkları, ankesörlü ve sabit hatlardan ardışık şekilde arandıkları, ayrıca haklarında örgüt üyeliğine dair tanık beyanları bulunduğu belirtildi.
Gözaltı kararı verilen kişilerden 19’unun, geçmişte Dışişleri teşkilatında görev yaptığı ve örgüt bağlantısı nedeniyle meslekten çıkarıldığı, 4'ünün halen kamu görevinde bulunduğu, 2 şüphelinin ise farklı kurumlardaki görevlerine devam ettiği öğrenildi.
Ankara merkezli yürütülen operasyona, 8 ilde eş zamanlı olarak Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri katıldı.
Ankara merkezli 8 ilde eş zamanlı olarak gerçekleştirilen operasyonda, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün Dışişleri Bakanlığı yapılanmasına yönelik önemli adımlar atıldı. Gözaltı kararı verilen 25 şüpheliden 19'unun daha önce Dışişleri teşkilatında görev yaparken örgüt bağlantısı nedeniyle ihraç edildiği, 4'ünün halen kamu görevinde bulunduğu belirtildi. Soruşturma, şüphelilerin ByLock kullandıkları, ankesörlü hatlardan ardışık arandıkları ve örgüt üyeliğine dair tanık beyanlarının bulunduğu yönünde deliller içeriyor. Bu operasyon, FETÖ ile mücadelenin devletin tüm kademelerinde sürdüğünün ve örgütün yeniden yapılanma çabalarının engellendiğinin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.