Türkiye, uluslararası arenada sporda dopingle mücadeledeki liderliğini sürdürüyor. UNESCO Sporda Dopinge Karşı Uluslararası Sözleşmesi Yönetim Kuruluna yeniden seçilmesi, ülkemizin bu alandaki kararlılığının ve başarılı çalışmalarının bir göstergesi. Bu önemli görev, Türkiye'nin dopingle mücadeledeki küresel politikalara yön verme ve adil rekabetin sağlanmasına katkıda bulunma sorumluluğunu artırıyor. Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Safa Koçoğlu'nun raportörlük görevini üstlenmesi, Türkiye'nin bu konudaki uzmanlığını ve vizyonunu uluslararası platforma taşıyacak. Türkiye, temiz spor vizyonuyla dopingle mücadelede öncü rolünü oynamaya devam edecek.
ANKARA - BHA
UNESCO Sporda Dopinge Karşı Uluslararası Sözleşmesi 10. Taraflar Konferansı, Fransa'nın başkenti Paris'te gerçekleştirildi.
UNESCO Genel Merkezinde yapılan konferansa; sözleşmeye taraf devletler ile uluslararası kuruluşların üst düzey temsilcileri katıldı.
Ülkemizi temsilen Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Safa Koçoğlu, Uluslararası Organizasyonlar ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı İnanç Özçakmak, Gençlik ve Spor Uzmanı Doç. Dr. Yasemin Gödek konferansta yer aldı. Ayrıca, Türkiye'nin UNESCO nezdinde Daimi Temsilcisi Büyükelçi Prof. Dr. Gülnur Aybet, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu'nu temsilen Prof. Dr. Haydar Demirel ve Dr. Umutcan Kayıkçı da konferansta hazır bulundu.
Konferans kapsamında, 2026–2027 dönemi boyunca görev yapacak olan başkan, raportör ve dört başkan yardımcısından oluşan COP10 Bürosu (Yönetim Kurulu) seçimleri gerçekleştirildi.
Yapılan seçimde COP10 Bürosuna; Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Safa Koçoğlu, Grup I (Batı Avrupa ve Kuzey Amerika) ülkelerini temsilen seçildi.
Bakan Yardımcısı Koçoğlu, önümüzdeki iki yıllık süreçte UNESCO çatısı altında dopingle mücadeleye ilişkin küresel politika ve uygulamaların yönlendirildiği Yönetim Kurulunda Raportörlük görevini yürütecek.
Bakan Yardımcısı Koçoğlu, Türkiye'nin yeniden seçilmesinin; sporda adil rekabetin tesisi, dopingle mücadelede uluslararası dayanışmanın güçlendirilmesi ve temiz spor kültürünün küresel ölçekte yaygınlaştırılması yönündeki kararlı duruşun bir yansıması olduğunu ifade etti.
Koçoğlu, ayrıca Türkiye'nin, dopingle mücadele alanındaki uluslararası iş birliklerini güçlendirmeye ve temiz spor vizyonu doğrultusundaki çalışmalarını kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğini vurguladı.
Türkiye, COP9 döneminde Sözleşmenin hukuki yapısının güçlendirilmesi ve taraflar konferansı bürosunun çalışma usul ve esaslarının güncellenmesi süreçlerinde Sekretarya ile yakın iş birliği içinde önemli roller üstlendi. Ülkemiz ayrıca, dopingle mücadelede şeffaflık, hesap verebilirlik ve uluslararası koordinasyonun güçlendirilmesine yönelik çalışmalara öncülük etti.
Bakan Yardımcısı Safa Koçoğlu, UNESCO ve Dünya Dopingle Mücadele Ajansı (WADA) arasındaki iş birliğinin güçlendirilmesi, kurumlar arası diyalog kanallarının açık tutulması, adil, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir küresel dopingle mücadele ekosisteminin oluşturulması yönünde aktif katkı sundu. Ülkemiz, 2025 yılında Antalya'da COP9 Bürosu'nun dördüncü resmi toplantısına ev sahipliği yaptı.
Yapılan toplantıda, sözleşmenin reformuna ilişkin süreçler, uygulamada şeffaflık ve hesap verebilirliği güçlendirme, uyum mekanizmalarını geliştirme ve uzun vadeli mali sürdürülebilirliği sağlama konularında somut öneriler geliştirildi.


Türkiye, UNESCO Sporda Dopinge Karşı Uluslararası Sözleşmesi Yönetim Kuruluna yeniden seçilerek, dopingle mücadeledeki uluslararası rolünü pekiştirdi. Bu seçim, Türkiye'nin sporda adil rekabeti sağlama, dopingle mücadelede uluslararası iş birliğini güçlendirme ve temiz spor kültürünü yaygınlaştırma konusundaki kararlılığının bir göstergesi. Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Safa Koçoğlu'nun raportör olarak görev yapacak olması, Türkiye'nin bu alandaki bilgi birikimini ve deneyimini küresel ölçekte paylaşmasına olanak tanıyacak. Türkiye, geçmişte de dopingle mücadelede şeffaflık ve hesap verebilirliğe öncülük etmiş, uluslararası koordinasyonu güçlendirmiştir. Bu yeni görevle birlikte, Türkiye'nin dopingle mücadeledeki etkinliği ve katkıları daha da artacaktır.