Küresel ısınmanın etkisiyle artan sıcaklıklar, binalardaki soğutma ihtiyacını ve enerji tüketimini artırıyor. İzotim CEO'su Salim Ünal, Türkiye'deki binaların yalıtımının yetersiz olduğunu ve bu durumun ülke ekonomisine büyük bir yük getirdiğini belirtiyor. Uzmanlar, doğru yalıtım uygulamalarıyla hem enerji faturalarının düşürülebileceğini hem de çevrenin korunabileceğini vurguluyor. Binalarda enerji verimliliğini artırmak için yalıtımın önemi artık daha da kritik hale geliyor. Peki, Türkiye bu konuda ne gibi adımlar atmalı?
Küresel iklim değişikliğinin etkileriyle birlikte artan sıcaklıklar, binalarda soğutma ihtiyacını ve buna bağlı enerji tüketimini gündeme getiriyor.
Bu durum, yalıtımın sadece kış aylarında ısınma için değil, yaz aylarında serinleme için de kritik bir öneme sahip olduğunu gösteriyor. Türkiye'deki mevcut binaların büyük bir kısmının yalıtımının eksik veya yetersiz olduğunu belirten İzotim Ceo'su Salim Ünal, "Tüm yapıların standartlara uygun hale getirilmesi durumunda ülke genelinde yılda yaklaşık 8 milyar dolara yakın enerji tasarrufu sağlanabilir" dedi.
Küresel iklim değişikliğinin etkileriyle mücadele ederken, binaların artık sadece kışın değil, tüm mevsimlerde enerji verimliliğini sağlaması bir zorunluluk haline geliyor. Bu yeni dönemin en kritik aktörlerinden biri ise binaların dış cephe sistemleri oluşturuyor.
Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IEA) verilerine göre soğutma sistemlerinin dünya genelinde elektrik talebinin yüzde 10'unu oluşturduğunu ve bu oranın özellikle gelişmekte olan ülkelerde hızla yükseldiğini gösteriyor. Amerika Birleşik Devletleri Enerji Bakanlığı (DOE) raporlarına göre ise yalnızca ABD'deki konut klimaları yıllık 185 milyar kWh elektrik tüketerek 140 milyon ton karbon salımına neden oluyor.
Bu bağlamda Türk Standardları Enstitüsü'nün (TSE) revize ettiği "TS 825-Binalarda Isı Yalıtım Kuralları Standardı" yeni binaların hem ısıtma hem de soğutma ihtiyacına göre tasa rlanmasını zorunlu kılıyor.
Bu noktada, binaların cephe sistemleri artık yalnızca estetik kaygılarla değil, aynı zamanda enerji verimliliği ve iklim değişikliğiyle mücadele hedefleri doğrultusunda hayati bir rol üstleniyor. Doğru tasarlanmış ve yalıtılmış bir dış cephe, binayı yazın aşırı ısınmadan koruyarak klima kullanımını azaltıyor. Kış aylarında ise ısı kaybını en aza indirerek hem enerji faturasını düşürüyor hem de karbon ayak izini küçültüyor.
Yalıtım, Sadece Kışa Özel Değil
Binalarda yalıtım sadece mevzuata bağlı bir zorunluluk değil, aynı zamanda ulusal ekonomiye ve bireysel refaha büyük katkı sağlayan stratejik bir yatırım olduğunu vurgulayan İzotim Ceo'su Salim Ünal, "Yalıtım, dört mevsim enerji verimliliği sağlayan çok yönlü bir çözümdür. Türkiye'deki mevcut binaların büyük bir kısmında yalıtım eksik ya da yetersiz. Eğer tüm yapılar yalıtım a çısından standartlara uygun hale getirilmiş olsa, yapılan çeşitli çalışmalara göre ülke genelinde yılda yaklaşık 8 milyar dolara yakın enerji tasarrufu sağlanabileceği öngörülüyor. Enerji tüketiminin yüzde 40'ı konutlarda gerçekleşiyor" dedi.
Enerji Dostu Binaların Sırrı Cephe Sistemlerinde
Doğru şekilde yapılmış bir dış cephe yalıtımının, bir yapının enerji tasarrufunda önemli farklar yarattığına dikkat çeken Ünal, sözlerine şöyle devam etti: "Doğru şekilde yapılmış bir dış cephe yalıtımı ile bir yapının enerji tasarrufu %40-%60 arasında değişebiliyor. Bu oran; yapının mevcut durumu, cephe yönleri, iklim bölgesi ve kullanılan sistemin özelliklerine göre farklılık gösterebilir. Ancak genel olarak hem ısıtma hem de soğutma giderlerinde ciddi bir düşüş sağlanır.
Bu yaklaşımın en güncel ve somut örneklerinden birini İstanbul Pendik'te hayata geçirdiğimiz Ayşe Sultan Evleri projesi oluşturuyor. 34 dairelik, 2 bloktan oluşan bu konut projesinde, enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik ilkelerini merkeze alarak kapsamlı bir yalıtım ve cephe stratejisi uyguladık. Proje kapsamında yalıtım kalınlıkları artırıldı, özel ısı yalıtımlı cam sistemleri tercih edildi ve çatılara güneş enerjisi sistemleri entegre edildi. Tüm bu iyileştirmeler sonucunda binaların yıllık enerji tüketiminde ilave %36 oranında tasarruf sağlandı."
Haberde, Türkiye'deki binaların yalıtım eksikliğinin enerji tüketimi üzerindeki olumsuz etkileri ve potansiyel tasarruf imkanları ele alınıyor. İzotim CEO'su Salim Ünal'ın açıklamalarına göre, yalıtım standartlarına uygun hale getirilen binalar sayesinde yılda milyarlarca dolar tasarruf mümkün. Ayrıca, doğru yalıtımın sadece ısınma değil, soğutma maliyetlerini de düşürerek enerji verimliliğine katkı sağladığı vurgulanıyor. İstanbul Pendik'teki Ayşe Sultan Evleri projesi, enerji verimliliği odaklı yalıtım uygulamalarının somut bir örneği olarak sunuluyor.