Bursa'nın önde gelen endüstriyel yemek şirketlerinden Yankı Yemek, sürdürülebilirlik ve maliyet etkinliği adına dikkat çekici bir adım attı. Şirket, Karacabey'de geniş bir arazide tarımsal üretime başlayarak hem kendi hammadde ihtiyacını karşılama hem de müşterilerine daha güvenilir ve uygun fiyatlı ürünler sunma yolunda ilerliyor. Bu hamle, sektörde büyük yankı uyandırırken, diğer firmalar için de örnek teşkil edebilir. Yankı Yemek'in bu stratejik kararı, tarım ve sanayi iş birliğinin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Peki, bu yatırımın uzun vadede şirket ve tüketici ne gibi faydaları olacak?
Bursa merkezli Yankı Yemek A.Ş., endüstriyel yemek sektöründe kendi üretim süreçlerini kontrol altına alarak stratejik bir adım atarak Karacabey ilçesinde 20 dönümlük tarlada tarımsal üretime başlayan şirket, gıda güvenliği ve maliyet avantajı hedefledi.
DOMATESTEN BAKLİYATA UZANAN ÜRETİM
Yankı Yemek Yönetim Kurulu Başkanı Coşkun Dönmez, Karacabey’deki tarlalarda yetiştirilen domateslerin öncelikle firmanın menemen harcında kullanılacağını, ardından tüm yemek üretiminde yer alacağını belirtti. Dönmez, orta vadede biber ve bakliyat gibi ürünlerin de üretim zincirine ekleneceğini duyuararak, “Kontrollü tarım ile sağlıklı ve güvenilir hammaddeyi garanti altına alıyoruz” dedi.
Malzemelerin temininden sunuma kadar her aşamada titiz kontroller yaptıklarını vurgulayan Dönmez, her firmaya aynı özenle hizmet verdiklerini belirtti.
Yankı Yemek A.Ş., Karacabey'deki 20 dönümlük arazide başlattığı tarımsal üretimle endüstriyel yemek sektöründe önemli bir fark yaratmayı amaçlıyor. Domates, biber ve bakliyat gibi ürünlerin kontrollü tarım yöntemleriyle yetiştirilmesi, şirketin hammadde tedarik zincirini güçlendirirken, gıda güvenliği standartlarını da yükseltiyor. Yönetim Kurulu Başkanı Coşkun Dönmez, bu yatırımın sadece maliyet avantajı sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda müşterilere daha sağlıklı ve güvenilir ürünler sunma imkanı tanıdığını vurguluyor. Yankı Yemek'in bu girişimi, sektördeki diğer oyuncular için de ilham kaynağı olabilir ve tarım-sanayi işbirliğinin geleceğine ışık tutabilir.
