Antalya'da yaşayan Yörükler, asırlardır sürdürdükleri yaylacılık geleneğini bu yıl da yaşatmaya devam ediyor. Yaz mevsiminin kavurucu sıcaklarından korunmak ve hayvanlarını otlatmak için yüksek rakımlı yaylalara doğru yola çıkan Yörükler, zorlu ama bir o kadar da anlamlı bir yolculuğa çıkıyor. Göç yollarında kıl çadırlar kuruluyor, yufka ekmekler pişiriliyor, türküler söyleniyor. Bu göç, sadece bir yer değişikliği değil, aynı zamanda bir kültürün, bir yaşam biçiminin devamlılığı anlamına geliyor. Yörüklerin yaylalara göçü, Antalya'nın doğal güzelliklerine ayrı bir renk katarken, bu kadim geleneğin gelecek nesillere aktarılması da büyük önem taşıyor.
ANTALYA-BHA
Antalya’nın Akseki, Manavgat, Gündoğmuş ve Alanya ilçelerinde hayvancılıkla geçimlerini sağlayan Yörükler, yaz mevsiminin kendini iyiden iyiye hissettirmesiyle birlikte geleneksel yayla göçüne başladı. Daha serin iklimiyle bilinen Akseki’nin Göktepe Yaylası, Gündoğmuş’un Eğri Göl Yaylası ve Alanya’nın Söbüçimen Yaylası, göç eden Yörük ailelerin yeni adresi oldu.
Bazı Yörükler göç ettikleri yaylalarda geleneksel kıl çadırlarında yaşamlarını sürdürürken bazıları taş evler ya da ahşap barakalardan oluşan obalarda konaklıyor. Kadınlar ise bir araya gelerek yufka ekmek yapıp temel gıda ihtiyaçlarını karşılıyor.
Yüzyıllardır süregelen yaylacılık geleneğini yaşatmaya devam eden Yörükler, yaz boyunca yüksek rakımlı yaylalarda kalacak.
Antalya'nın Akseki, Manavgat, Gündoğmuş ve Alanya ilçelerindeki Yörükler, yazın gelmesiyle birlikte yaylalara göç etmeye başladı. Göktepe, Eğri Göl ve Söbüçimen yaylaları, Yörük ailelerinin yeni yaşam alanları oldu. Kimileri kıl çadırlarda, kimileri taş evlerde konaklarken, kadınlar bir araya gelerek yufka ekmek yaparak ihtiyaçlarını karşılıyor. Yüzyıllardır devam eden bu gelenek, Yörüklerin yaşam tarzının ve kültürünün önemli bir parçası olmaya devam ediyor. Yaz boyunca yüksek rakımlı yaylalarda kalacak olan Yörükler, doğayla iç içe bir yaşam sürdürecek.