13 Mayıs 2025 Salı
DOLAR 38.77 ₺
EURO 43.07 ₺
STERLIN 51.18 ₺
G.ALTIN 4,033.50 ₺
BTC 103,627.73 $
ETH 2,501.34 $
BİST 9,747.07

    Bankacılık Sektöründe Riskler Artıyor! EY/IIF Araştırması Alarm Veriyor

    Ekonomi 12
    Yayınlama: 12 Mayıs 2025 Pazartesi 18:45 Kaynak: Kapsül Haber Ajansı

    EY/IIF Küresel Bankacılık Risk Yönetimi Araştırması, siber riskler ve jeopolitik belirsizlikler gibi artan risklere karşı bankaların daha çevik olması gerektiğini ortaya koydu. Risk yönetiminde yeni stratejiler şart!

    Bankacılık Sektöründe Riskler Artıyor! EY/IIF Araştırması Alarm Veriyor

    EY ve Uluslararası Finans Enstitüsü'nün ortaklaşa hazırladığı Küresel Bankacılık Risk Yönetimi Araştırması, sektördeki alarm zillerini çalıyor. Siber saldırılar, jeopolitik gerilimler ve operasyonel zorluklar bankaların karşı karşıya olduğu en büyük tehditler olarak öne çıkıyor. Araştırma, risk yöneticilerinin bu karmaşık ortamda başarılı olmak için daha çevik, teknoloji odaklı ve yetenekli olmaları gerektiğini vurguluyor. Peki, bankalar bu artan risklere karşı ne gibi önlemler almalı? Gelecekte bankacılık sektörünü neler bekliyor? İşte araştırmanın çarpıcı sonuçları ve uzman yorumları...

    EY ve IIF (Uluslararası Finans Enstitüsü) iş birliğiyle bankacılık sektörü alanında yıllık frekansta gerçekleştirilen Küresel Bankacılık Risk Yönetimi Araştırması’nın yeni versiyonu, çeşitlenen risklere karşı banka CRO'larının daha çevik hareket etmesi gerektiğini vurguluyor.

    EY ve IIF (Uluslararası Finans Enstitüsü) iş birliğiyle bankacılık sektörü alanında yıllık frekansta gerçekleştirilen Küresel Bankacılık Risk Yönetimi Araştırması’nın yeni versiyonu, çeşitlenen risklere karşı banka CRO'larının daha çevik hareket etmesi gerektiğini vurguluyor. Araştırmaya göre; siber riskler (%75) banka CRO’ları için birincil endişe kaynağı olmayı sürdürürken, operasyonel dayanıklılık (%38) ve jeopolitik risk (%36) konuları da en öncelikli üç risk arasına girerek sektörün karşı karşıya olduğu zorlukların değişen görünümünü yansıtıyor. 

     

    Uluslararası danışmanlık, denetim, güvence, strateji, kurumsal finansman ve vergi hizmetleri şirketi EY ve IIF (Uluslararası Finans Enstitüsü) tarafından küresel çapta 14.sü gerçekleştirilen Küresel Bankacılık Risk Yönetimi Araştırması sonuçları açıklandı. 

    Araştırma; bankacılık sektöründeki CRO’ların günümüzde ve önümüzdeki dönemde karşılaşabileceği en kritik zorlukları ortaya koyuyor. Araştırmaya göre, bankacılık sektöründe üst düzey risk yöneticilerinin (CRO'lar) %75'inin belirttiği üzere siber riskler, önümüzdeki yıl için de en büyük endişe kaynağı olmaya devam ederken, bunu %38 ile operasyonel dayanıklılık ve %36 ile jeopolitik risk konuları takip ediyor. Buna ek olarak yapay zekâ, risk yönetimi uygulamalarını dönüştürme konusunda önümüzdeki üç yıl için banka CRO'ların %49'unun en kritik gündem maddeleri arasında yer alıyor. Aynı zamanda araştırma sonuçları, risk ortamının değişkenliğini, para politikası, ticaret gerilimleri ve jeopolitik belirsizlikler gibi dışsal faktörlerin etkisini ortaya koyuyor.

    Çeşitlenen risklere karşı banka CRO'larının daha çevik hareket etmesine dair önemli içgörüler sunan  EY/IIF Küresel Bankacılık Risk Yönetimi Araştırması’nın yeni versiyonu; bu zorluklara karşı çabaların politikalar, yeni süreçler ve kontrollerin yanı sıra teknoloji ve yetenek alanlarını da kapsamasıyla çok boyutlu hale geldiğini vurguluyor. Araştırmaya göre, banka CRO’larının önümüzdeki yıl boyunca dikkate alması gereken başlıklar şu şekilde sıralanıyor:

    1. Senaryo planlamasının yaygınlaştırılması

    Senaryo planlamasının yaygınlaştırılması, risklerin organizasyon üzerinde nasıl bir etkisi olacağı ve gelecekte nasıl evrilebileceği konusunda öngörüler elde etmek için kritik önem taşıyor. Araştırmaya göre, banka CRO'ları jeopolitik, finansal riskler ve iklim riskleri de dahil olmak üzere birçok farklı risk türü üzerinde senaryo analizini giderek daha fazla kullanıyorlar. 

    Banka CRO’larının %58'i, senaryo analizi ve stres testinin, iklim değişikliği risklerinin yönetimini desteklemedeki en önemli mekanizmalar arasında olduğunu belirtiyor. %56'sı, jeopolitik riski azaltmak için politik risk değerlendirmesini ve senaryo planlamasını genişlettiklerini söylüyor. Araştırmaya katılanların %52'si ise, finansal risk yönetim yeteneklerini artırmaya yönelik planladıkları iyileştirmeler arasında risk ölçümü, stres testi ve senaryo analizinin ilk sıralarda yer aldığını ifade ediyor.

    2. Risk yönetimini dönüştürmek için yapay zekânın kullanılması

    Araştırmaya göre yapay zekânın dönüştürücü potansiyeli bankacılık sektörü yöneticileri için daha belirgin hale gelirken, CRO’ların bu teknolojiyi birçok alanda kullandığı görülüyor. Önemli sayıda CRO, operasyonel dolandırıcılık (%59), uyumluluk (%44) ve kredi (%40) risklerini daha verimli veya etkili bir şekilde belirlemek, yönetmek, izlemek ve raporlamak için GenAI kullandıklarını belirtiyor.

    Araştırma sonuçları, banka CRO'larının, iş dünyasındaki genel görüşün paralelinde AI'nın çok yönlülüğünü kabul ettiğini doğruluyor. Ayrıca, yapay zekâ teknolojisinin bankaların ortaya çıkan tehditlere daha hızlı yanıt vermesine ve risk yönetimi ekiplerinin rutin görevler yerine katma değeri yüksek olan analitik çalışmalara odaklanmasına yardımcı olacağı vurgulanıyor.

    3. Çeşitlenen risklere karşı finansal risk yönetiminin geliştirilmesi

    Araştırmaya göre; jeopolitik risklerin artışı ve siber güvenlik, iklim değişikliği ve düzenleyici uyumluluk gibi finansal olmayan risklerin öneminin artması önümüzdeki 12 ay için bankacılık sektöründeki risk önceliklerinde önemli bir değişime işaret ediyor. Bu yıl finansal olmayan risklerin ön plana çıkmasına rağmen, finansal risk yönetimi önlemlerini geliştirmek de bir öncelik olmaya devam ediyor. Banka CRO'ları geleneksel finansal risklerin devam eden önemini kabul ediyor ve risk yönetimi stratejilerinde önemli iyileştirmeler yapmayı planlıyor. Ayrıca finansal olmayan risklere yapılan vurgunun artması, CRO'ların daha kapsamlı bir yaklaşım benimsemeleri gerektiğine işaret ediyor.

    Araştırma sonuçlarına göre, CRO'lar olası olumsuz senaryolara hazırlanmak için birden fazla alanda aksiyon alıyor: üçte ikisi (%62) risk iştahını azaltıyor veya belirli yüksek riskli sektörlere ve bölgelere kredi vermeyi kısıtlıyor, yarısından fazlası (%56) ise kredi standartlarını sıkılaştırıyor. Bununla birlikte, bu ileriye dönük adımlar bankaların ekonomik yavaşlama durumunda değişime hızla uyum sağlamasını sağlayacaktır.

    4. Yeni yeteneklerin çekilmesi

    Günümüzde risk yönetimi giderek daha fazla teknoloji destekli ve veri odaklı hale gelmesine rağmen, hala büyük ölçüde insan yeteneğine bağımlıdır. Bu nedenle, CRO'ların sürdürülebilir başarıya ulaşması için teknolojiyi önceliklendirirken yetenek konusunu da göz önünde bulundurmaları gerekiyor. 

    Bu doğrultuda, banka CRO’larının yetenek tabanını genişletmek ve çeşitlendirmek için etkili adımlar attıkları görülüyor. EY araştırmasına göre; beceriler ve yetenekler açıısndan en önemli öncelikler arasında dijital zekâ (%63), değişken risk ortamına uyum sağlama yeteneği (%54) ve en az bir alanda daha derin uzmanlaşma (%51) yer alıyor. 

    5. Organizasyonel modelin optimize edilmesi

    Araştırma sonuçları; CRO'ların organizasyon modellerini işletmeden gelen artan talebi karşılamak ve gelişen risk profillerine uyum sağlamak için nasıl yeniden şekillendirdiklerini vurguluyor. Araştırmaya katılanların yaklaşık üçte ikisi (%64), önümüzdeki üç yıl içinde daha fazla risk yönetimi kaynağı eklemeyi planlıyor. Katılımcıların %68’i ise aynı zaman diliminde daha fazla tam zamanlı çalışanın katılacağını öngörüyor. Ayrıca, işletme modellerini tasarlamanın en iyi yolunun daha sık tartışıldığı görülüyor.

    Günümüzde, araştırma sonuçlarına göre banka CRO’ların sadece bir kısmı yetenek yönetimi stratejilerinde dış kaynak kullanımı (%16) veya doğrudan kaynak kullanımı (%35) stratejilerini önemli ölçüde kullanıyor. Ancak önümüzdeki üç yıl içinde bu oranların önemli ölçüde artarak sırasıyla %40 ve %64'e çıkmasını bekliyorlar. 

    EY Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri ve Şirket Ortağı Levent Atakan, EY/IIF Küresel Bankacılık Risk Yönetimi Araştırması ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: 

    “Bankacılık sektörünün dinamik ve değişken doğası, banka CRO'larının beklenmedik durumlara hazırlıklı olmalarını, olası risklere karşı daha geniş bir senaryo modellemesi geliştirmelerini ve gerçekleşen olaylara karşı etkili bir şekilde yanıt vermelerini gerektiriyor. EY/IIF Küresel Bankacılık Risk Yönetimi Araştırması sonuçlarına göre, çoğu CRO günden güne çeşitlenen risk ortamında bankalarının daha çevik hareket etmesi için geleneksel finansal risklerin ele alınmasının yanı sıra jeopolitik gelişmeler, iklim değişikliği, teknoloji ve yetenek gibi konularda da senaryo planlamalarını genişletmeleri gerekiyor.”

    EY Türkiye Finansal Risk Hizmetleri Şirket Ortağı Ezgi İvecan ise konuyla ilgili şu yorumları ekledi: 

     

    Giderek çeşitlenen ve daha karmaşık hale gelen risk ortamında sürdürülebilir başarıya ulaşmak için bankalar, yalnızca risklere yanıt vermekle yetinmemeli; aynı zamanda bunları öngörebilecek çevikliğe, teknolojik donanıma ve yeteneğe sahip olmalıdır. Araştırmaya göre; bu sene jeopolitik riskler, siber güvenlik, iklim değişikliği ve düzenleyici gereklililer gibi konuları ilgilendiren finansal olmayan risklerin ön plana çıkmasına rağmen, finansal risk yönetimine ilişkin önlemleri geliştirmek de banka CRO’larının gündeminde öncelikli olmaya devam ediyor. Bu doğrultuda, CRO’ların çok boyutlu hale gelen risklere yönelik daha kapsamlı bir yaklaşım benimsemeleri gerekiyor.”

    EY/IIF Küresel Bankacılık Risk Yönetimi Araştırması'na göre bankacılık sektörünü bekleyen en büyük riskler siber saldırılar, operasyonel dayanıklılık ve jeopolitik belirsizlikler olarak sıralanıyor. Yapay zeka kullanımı, senaryo planlaması ve finansal risk yönetiminin geliştirilmesi, bankaların bu risklerle başa çıkmak için atması gereken adımlar arasında yer alıyor. Araştırma, aynı zamanda yetenek yönetiminin ve organizasyonel modelin optimize edilmesinin önemine de dikkat çekiyor. Uzmanlar, bankaların bu yeni risk ortamında başarılı olmak için daha çevik, teknoloji odaklı ve yetenekli olmaları gerektiğini belirtiyor.

    BENZER HABER
    İlk Yorumu Sen Yaz
    code