Kopenhag'da sona eren İklim Bakanları Toplantısı'nda, Türkiye'nin iklim değişikliğiyle mücadeledeki kararlılığı ve enerji dönüşümüne yaptığı yatırımlar dikkat çekti. Bakan Yardımcısı Fatma Varank ve İklim Değişikliği Başkanı Prof. Dr. Halil Hasar'ın katılımıyla gerçekleşen toplantıda, küresel hedeflere ulaşmak için somut adımlar atılması gerektiği vurgulandı. Türkiye'nin son 10 yılda yenilenebilir enerji üretim kapasitesini iki katına çıkarması, örnek bir başarı olarak değerlendirildi. Peki, Türkiye'nin bu başarısının ardında yatan stratejiler neler? İklim değişikliğiyle mücadelede daha neler yapılması gerekiyor? İşte Kopenhag'dan gelen son gelişmeler ve Türkiye'nin rolü...
İklim eylemini canlandırmak ve bu yıl gerçekleşecek olan BM İklim Değişikliği Konferansı'nda daha azimli bir iklim eylemi için düzenlenen Kopenhag İklim Bakanları Toplantısı’na Türkiye’yi temsilen katılan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı ve İklim Değişikliği Başmüzakerecisi Fatma Varank ve İklim Değişikliği Başkanı Prof. Dr. Halil Hasar, toplantının ikinci gününde oturumlara katılarak konuşmalar gerçekleştirdi.
Küresel Durum Değerlendirme Sonucunun Uygulanması oturumunda konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Varank, “Ülkelerin yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğindeki küresel hedeflerini gerçekleştirmesi bu dönüşümün en önemli ayağı olacaktır. Türkiye olarak, son 10 yılda yenilenebilir enerji üretim kapasitemizi iki katına çıkardık ve ekonomimizin enerji yoğunluğunu oranında azalttık. Enerji arzındaki güvenliği sağlamak için dijital teknolojilerle birlikte altyapıları modernize edecek yatırımlar desteklenirse bu süreç çok daha hızlanacaktır.” şeklinde konuştu.
Küresel uyum hedeflerinin başarısının; doğa temelli çözümlerin yaygınlaştırılması ile birlikte yerel düzeyde etkin, kapsayıcı çözümlere bağlı olduğunun altını çizen Bakan Yardımcısı Varank, “Bu noktada hükümetlerin net politika çerçevelerini oluşturmaları önemli. Finansman mekanizmalarına erişim artırılarak, iklim eylemleri ile sürdürülebilir kalkınma öncelikleri arasındaki uyum güçlendirilmelidir.” diye konuştu.
İklim Değişikliği Başkanı Hasar ise ‘İklim Değişikliğine Uyum ve Dirençliliği Güçlendirmek’ ve ‘Küresel Durum Değerlendirme Sonucunun Uygulanması’ oturumlarında söz aldı.
Akdeniz Havzası’nda olan ülkemiz için iklim değişikliğine uyum konusunun son derece hayati olduğunu vurgulayan Başkanı Hasar, ülkelerin belirlenen hedefleri hayata geçirebilmesi için ulusal koşullarına uygun, uygulanabilir, eşit, güvenilir ve somut desteklerle şekillendirilmiş yol haritalarına ihtiyacı olduğunu belirtti.
‘İklim Değişikliğine Uyum ve Dirençliliği Güçlendirmek’ oturumunda konuşan Başkan Hasar, COP30’da alınacak ‘Küresel İklim Değişikliğine Uyum Hedefi’ kararının önemine değinerek, uyumun finansmanında farklı finansal araçlar kullanılabileceğini, özel sektörün sadece projeler değil, karbon fiyatlama ve Paris Anlaşması’nın 6. madde mekanizmalarının da bu kapsamda düşünülmesi gerektiğini dile getirdi.
Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadelede hızlı yol aldığını ve yenilenebilir enerji üretim kapasitesini iki katına çıkardığını hatırlatan Başkan Hasar, şunları söyledi;
“Ülkelerin küresel durum değerlendirmesi kararında belirlemiş olduğu hedefleri hayata geçirebilmesi için her ülkenin ulusal koşullarına uygun, uygulanabilir, eşit, güvenilir ve somut desteklerle şekillendirilmiş yol haritalarına ihtiyacı var. Enerji dönüşümü, sürecin kilit ayağı. Yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğindeki küresel hedeflerini gerçekleştirmek bu dönüşümün önemli bir adımı olacaktır.
Biz de ülke olarak, bu hedefe katkı sağlamak adına son on yılda yenilenebilir enerji üretim kapasitemizi iki katına çıkardık ve ekonomimizin enerji yoğunluğunu oranında azalttık. Bu hedefleri daha da ileri taşımak için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bütün ülkeleri benzer şekilde adımlar atmaya davet ediyoruz. Bu hedefler, elektrik şebekelerini modernize etme ve değişken yenilenebilir kaynakları daha etkin entegre edebilmek için dijital teknolojileri uygulamaya yönelik çalışmalar gibi geniş kapsamlı yatırımlarla desteklenmeli.”
Dünyanın çeşitli ülkelerinden yaklaşık 40 bakanın katıldığı toplantı, aile fotoğrafının çekilmesiyle sona erdi.
Kopenhag İklim Bakanları Toplantısı'nda, Türkiye'nin iklim değişikliğiyle mücadeledeki adımları ve enerji dönüşümüne verdiği önem bir kez daha vurgulandı. Bakan Yardımcısı Varank, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğinin önemine değinirken, Başkan Hasar ise uyum ve dirençliliğin güçlendirilmesi gerektiğini belirtti. Türkiye'nin son 10 yılda yenilenebilir enerji kapasitesini ikiye katlaması ve enerji yoğunluğunu azaltması takdirle karşılandı. Toplantıda, ülkelerin ulusal koşullarına uygun, uygulanabilir yol haritalarına ihtiyaç duyulduğu ve finansman mekanizmalarına erişimin artırılması gerektiği vurgulandı. Zirve, aile fotoğrafı çekimiyle sona erdi, ancak iklim değişikliğiyle mücadeledeki küresel iş birliği arayışı devam ediyor.
