Türkiye enerji sektöründe tarihi bir dönüşüm yaşıyor! Yıllardır süren dışa bağımlılığa son vermek ve sürdürülebilir bir geleceğe ulaşmak için yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan yatırımlar hız kesmiyor. Uzmanlar, Türkiye'nin bu alandaki potansiyelinin farkında ve 2053 hedeflerine ulaşmak için kararlılıkla çalışıyor. Antalya'da düzenlenen IAEE MECA 2025 Konferansı'nda enerji sektörünün geleceği tartışılırken, Türkiye'nin bu dönüşümdeki rolü dikkat çekiyor. Rüzgar, güneş ve nükleer enerji gibi çeşitli kaynaklarla enerji portföyünü çeşitlendiren Türkiye, hem daha güvenilir hem de daha temiz bir enerji geleceğine doğru emin adımlarla ilerliyor.
ANKARA-BHA
Enerji Ekonomisi Derneği Başkan Yardımcısı ve İzmir Ekonomi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Üçtuğ, Antalya’daki IAEE MECA 2025 Konferansı'nda değerlendirmelerde bulundu. Zirvenin hazırlık sürecinin 1,5 yıl sürdüğünü aktaran Üçtuğ, farklı ülkelerden üst düzey katılımın konferansın önemini gösterdiğini söyledi.
Zirvede enerji dönüşümü, finansmanı, erişimi, güvenliği ve sürdürülebilirlik gibi enerji sektörünün tüm boyutlarının ele alındığını dile getiren Üçtuğ, bölgenin dinamikleri düşünüldüğünde fosil yakıtlardan yenilenebilir enerjiye adil geçişin kritik önemde olduğunu vurguladı.
Enerji sektörünün küresel ölçekte stratejik bir konuma geldiğini belirten Üçtuğ, Türkiye’nin son yıllarda yaptığı yatırımlarla enerji bağımsızlığı yolunda ciddi ilerleme kaydettiğini ifade etti.
“Hem yenilenebilir enerji yatırımlarımız hem de artan keşifler sayesinde dışa bağımlılığımız azalıyor.” diyen Üçtuğ, Türkiye’nin Avrupa Birliği ile ilişkileri nedeniyle sürdürülebilirlik temelli dönüşümden de doğrudan etkilendiğini söyledi. Üçtuğ, üretim sektörünün AB’nin beklentilerini karşılaması için daha temiz ve çevre dostu enerji kaynaklarına yönelmesinin şart olduğunun altını çizdi.
Türkiye’nin 2053 hedeflerinde yenilenebilir enerjinin payını özellikle rüzgar ve güneş tarafında çok daha yüksek seviyelere taşımayı amaçladığını belirten Üçtuğ, buna rağmen Türkiye’nin Avrupa ülkelerine göre daha geç başladığı bu dönüşüme çok hızlı uyum sağladığını ifade etti.
Türkiye’nin kültürel dinamizminin hızlı değişime yatkın olduğunu vurgulayan Üçtuğ, şöyle devam etti:
“Türkiye olarak yenilenebilir enerji yolculuğunda çok hızlı yol katettik. Rüzgar ve güneş alanında ciddi kapasitelere ulaştık. İlerleyen yıllarda bu rakamların daha da artması hedefleniyor. Nükleer enerjinin portföye eklenmesi ve doğal gaz keşifleriyle birlikte enerjimizi hem daha güvenilir hem daha ucuz hem de daha temiz şekilde temin edeceğimize inanıyorum.”
Enerji Ekonomisi Derneği Başkan Yardımcısı Üçtuğ, Türkiye'nin yenilenebilir enerji alanındaki hızlı ilerlemesini vurgulayarak, ülkenin enerji bağımsızlığına yönelik önemli adımlar attığını belirtti. Türkiye'nin 2053 hedeflerinde yenilenebilir enerjinin payını artırmayı amaçladığını ve bu dönüşüme hızlı bir şekilde uyum sağladığını ifade etti. Rüzgar ve güneş enerjisi kapasitesindeki artışın yanı sıra nükleer enerji ve doğal gaz keşifleriyle birlikte Türkiye'nin enerji arz güvenliğinin ve temiz enerji kaynaklarına erişiminin artacağı öngörülüyor. Sektör uzmanları, Türkiye'nin enerji sektöründeki bu dönüşümünün, ülke ekonomisine ve çevreye önemli katkılar sağlayacağına inanıyor.